Ya Hiç Karşılaşmasaydık

“Yaşamın, bütün yaşadıklarının yitirip yeniden kazanmanın süreci olacak;
Hep yeniden yitirip
Hep yeniden kazanmanın süreci…”
Oruç Aruoba
Kişisel gelişim kitaplarını okumayı bırakalı yıllar oldu. Ondan sebeptir ki; bir arkadaşım Psikoterapist Tuğçe Isıyel’in “Ya Hiç Karşılaşmasaydık” kitabını önerdiğinde çok da sıcak bakmamıştım okuma fikrine. Ancak kişisel gelişim gibi olmadığını, denemelerden oluştuğunu söylediğinde okumaya karar verdim. Mesafeli durduğum kitabı bitirdikten sonra bir de baktım ki; onlarca cümlenin altını çizmişim😊
Tuğçe Isıyel insanlık hallerine, ilişkilere dair fikirlerini, gözlemlerini sanki bir arkadaşı ile sohbet edercesine yazmış. Bunu yaparken filmlerden, kitaplardan yaptığı alıntılarla da “sohbeti” zenginleştirmiş. Sonuçta hem kendimizin hem karşımızdakilerin girdiği türlü türlü halleri çözümlemeye çabalarken faydalanabileceğimiz, “acaba mı” dedirtecek bir kapı aralamış. Ben okurken keyif aldım, bunun yanında takıldığım noktaları dönüp dönüp yeniden okuyacağıma eminim.
“Kaybolmaktan hiç olmadığı kadar çok korkuyoruz sanki… Birileri bizim için rotayı oluştursa, kaç metre sonra nereye sapacağımızı, nereden döneceğimizi söylese bir zahmet.
Hepimiz farklı yaşantılardan, geçmişlerden, aile köklerinden geliyoruz. Hepimiz farklı beklentilerin, farklı hayallerin, ürünüyüz. Her birimizin kendi hayat deneyimindeki zaafları, tıkanıklıkları, avantajları, dezavantajları, öncelikleri, beklentileri, krizleri ve bunlara ilişkin geliştirdiği çözüm yöntemleri değişiklik gösteriyor. Bu yüzden bizden daha iyi kimse bilemez hayatımızdaki rotayı nasıl oluşturacağımızı.
Bir yere hızlıca varmaya çalışmadan yolda karşılaştığımız her şeye ve herkese biraz daha dikkatle baksak… Belki bu dikkatle baktıklarımız yolumuzda bize güç verecek, hatta tabela işlevi görecek şeylerdir, kim bilir…”
Ara ara dertleşmek ya da çıkışı bulamadığınız konulara farklı bir pencereden bakmak isterseniz “Ya Hiç Karşılaşmasaydık” tam size göre bir başucu kitabı. Keyifli okumalar…
İpek Danış